Cilt Hastalıkların Nedenleri
Tedavi Yöntemleri ve Bakımı

Su Çiceği Sorunun Belirtileri ve Kuluçka Süreci Nasıl Gelişir?

Su çiceği sorunu kendini birçok semptom ile belli eder. Bu belirtiler meydana gelmeye başladığı zaman uzman hekime en kısa sürede başvurulması gerekir.

Suçiceği Belirtileri

Kuluçka süresi (enfeksiyondan semptomlara kadar geçen süre), virüs ile temastan yaklaşık 14 ile 21 gün sonra gerçekleşir. Suçiçeği genel zayıflık ,  40 derece’ye varan ateş, aynı gün veya ateşte başlayan kırmızı lekeler ile karakterize olan bir durumdur. Noktalar hızla kabarcıklar halinde gelişerek kendini belli eder. Bu detay en önemli belirtileri arasında bulunur. Döküntü genellikle baş ve gövde bölgesinde (döküntünün çoğunun bulunduğu alan) başlayarak kollara ile bacaklara yayılır. Kabarcıklar mukoza zarlarına yayılabilir. göz kapakları, ağız, boğaz ve genital bölge içinde ülser üretebilir. Tahriş olan herhangi bir cilt alanı ( çocuk bezi döküntüsü , egzama , güneş yanığı , vb.) döküntü ile birleşir. Döküntüler tipik olarak çok kaşıntılıdır ve eski kabarcıkların kuruması başladığı zaman bile yeni kabarcık gruplarında gelişmeye başlar. Beş ile yedi gün boyunca, tüm kabarcıklar kurur, kabuklanır ve hastalık biter.

Suçiçeği lösemi, hamile kadınlar ve küçük bebeklerde özellikle şiddetli olabilir. Fetüsün konjenital malformasyonu, erken gebelikte su çiçeği geçirdiği gebeliklerin % 2’sine kadar ortaya çıkabilir. Su çiçeği, doğum anında meydana gelirse, bebek enfekte olabilir ve yeni doğanların % 30’una kadar ciddi hastalığa yakalanır.

Nasıl Görünür?

Suçiceği belirtileri meydana gelmeye başladığı zaman en önemli detay görüntüsüdür. hastalığın döküntülerinde önce kırmızı lekeler olan gruplar gelişmeye başlar. ciltte bir damla su gibi, berrak sıvı ile dolu kabarcıklara doğru ilerleme yapar.  Kırılabilir ve deforme olabilirler, sonra da kabuk veya kabuk gibi kurumadan önce yaralar meydana gelebilir. Aynı zamanda  kırmızı bir temel üzerinde gruplandırılmış kabarcıklar olarak da oluşabilirler. Bazı bölgelerde sadece kabarcıklar meydana gelirken başka bir alan kabuklu şekilde meydana gelebilirler.

Kuluçka Dönemi

Su çiçeği çocuklukta yaygın, oldukça bulaşıcı, viral bulaşıcı bir hastalıktır. Genellikle hafiftir, tüm vücuda yayılabilen çok kaşıntılı bir döküntü ile ortaya çıkar. Özellikle kış ve ilkbaharda görülür.  Sorun zoster virüsü, su çiçeği kabarcıkları ile direkt olarak temas aracılığıyla, öksürme veya hapşırma sırasında havadaki damlacıklar yolu ile,enfekte olmuş giysi, yatak malzemesiyle bulaşır.  Kuluçka dönemi, herpes varicella-zoster virüsüne semptomların gelişimine maruz kaldıktan sonra yedi ile 21gündür. Hastalık döküntünün ortaya çıkmasından önceki ve iki gün içinde en çok bulaşıcıdır ve kızarıklık tamamen kuruyana kadar, kızarıklıktan yaklaşık beş ile altı gün sonra tamamen kuruyana kadar bulaşıcılığı devam eder. özellikle;

  • Su çiçeği geçirmemiş olan
  • Varicella-zoster virüsüne karşı aşılanmamış olan herkes
  • Küçük çocuklar (10 yaş altı) risk altındadır.
  • Yeni doğanlar ve çok genç bebekler
  • Ergenler ve yetişkinler ciddi form ve komplikasyonlara sahip olma eğilimindedirler.
  • Suçiçeği geçirmemiş olan gebeler komplikasyon riski altındadır.
  • Virüs aynı zamanda, doğmamış bebekte konjenital varisella sendromuna da sebep olabilmektedir.

Çoğu insan su çiçeği geçirdikten sonra yaşamı boyunca bağışıklık kazanır. Varisella zoster virüsü sinir sisteminde uyuşur ve daha sonra yaşamda herpes zoster ya da zona olarak yeniden aktive olabilir.

Tedavi İçin Ev İlaçları

  • Çocuğun tırnaklarını düzenli şekilde kesmek gerekir. Tırnakların uzun olması döküntülerin çizilmesine neden olacağı için kesilmesi gerekir. Gerekirse küçük bebeklere eldiven ya da çorap devamlı giydirilmelidir. Bu sayede çizilmeler meydana gelmez. Çizikler zaman içinde enfeksiyon kapabilir ve ciddi risk taşıyabilir.
  • Kaşıntıyı hafifletmek adına banyo suyuna bir avuç yulaf veya kabartma tozu eklenmelidir. Bu şekilde her gün banyo yapılması hem cilt lekelerin hem de kaşıntının hafiflemesini sağlar. Banyo ardından cildin serin ve ıslak havlu ile kurulanması gerekir. Bu sayede dökümntüler çizilmez ve zarar görmez.
  • Kaşıntı rahatlatmak için lezyonlar üzerine uzman hekimlerin verdiği losyonlar düzenli bir şekilde uygulanır.
  • Vesiküllerin kurumasına ve parçalanmasına izin vermek için bebeğin cildini mümkün olabildiğinde kapalı tutmak gerekir.
  • Bir bardak ılık suda 1/2 çay kaşığı tuz eritilir. Bu karışım ağız yaralarını hafifletmek için bir gargara olarak kullanılmalıdır. Daha büyük çocuklarda, hafif bir anestetik içeren pastiller veya spreyler kullanılabilir.
  • Ateş ve su çiçeği semptomları için yaşa uygun parasetamol verilmelidir. Parasetamol,ibuprofen veya diğer non-steroidal anti-inflamatuar ilaçlar uzmanlar tarafından reçete edilir. Kişilerin kendi bildiklerine kullanmaması gerekmektedir. Çünkü bu ilaçlar su çiçeği enfeksiyonu sırasında istenmeyen cilt reaksiyonlarına sebep olabilir. Asla 16 yaşından küçük çocuklara aspirin verilmez. Ciddi düzeyde reaksiyonların yaşanmasına nedne olur.
  • Günlük olarak banyo yapılarak yaraların temiz tutulması gerekir. Sonrasında losyon uygulanmalıdır.

Kaynaklar




Kullanıcı Yorumları ve Oyları

1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Sizin oyunuz ilk olsun)
Loading...

Yorum ekle