Su Çiçeği Hastalığında Banyo Yapmak

Su çiçeği, hem Türkiye’de hem de Dünyanın diğer ülkelerinde sıklıkla karşılaşılan bir hastalıktır. Tedavisi basit olan hastalık sürecinde yapılması gerekenler bilinmelidir. Örneğin banyo yapılmalı mı?

Su Çiçeği

Su çiçeği, özellikle çocukları etkileyen bir hastalıktır. Ancak belli başlı durumlarda hastalıktan daha büyük yaştakilerin de etkilendiği gözlemlenebilir. Su çiçeği tedavisi ise uzman bir hekim gözetiminde yapılmalıdır. Bulaşıcı bir hastalık olmasından ötürü hastanın toplu taşıma ve buna benzer insanlarla iç içe olmasını gerektiren alanlardan uzak durması gerekir. Böylelikle yayılması engellenebilen hastalık, daha fazla kişiye bulaşmadan önce geçer. Vorisella zoster adı verilen virüsten dolayı oluşan hastalık, beraberinde yüksek ateş ve kabartılı kızarıklıklar getirir. Hastanın bu zaman diliminde psikolojik olarak zarar görmesi de mümkündür. Özellikle çocuklarda dış görünümden dolayı bir etkinin oluşmaması adına durum açıklanmalı ve tedavinin hızlıca atlatılması sağlanmalıdır.

Hapşırma, öksürme ya da bunlara benzer bir şekilde solunum yolu vasıtasıyla bulaşabilen su çiçeği, yüksek ateş ve kızarık kabarmalar gibi etkilerin yanı sıra ayrıca kaşıntı da yapabilir. Nitekim bu tarz bir durum sırasında kalıcı lekelerin oluşma olasılığı mevcuttur. Bu nedenle hasta kişinin kaşınması engellenmeli ve eğer hasta çocuksa bu durum ona anlaşılacak bir şekilde izah edilmelidir. Böylelikle hasta bireyin daha bilinçli hareket etmesi sağlanacağı gibi ayrıca hastalıktan nasıl kurtulabileceği konusunda da bilgilenmesi desteklenebilir. Hastalığın tehlikeli etkileri arasında bulunan yüksek ateş, acil müdahale de gerektirebilir. Bundan dolayı hastanın ateşi devamlı bir şekilde ölçülmeli ve duruma göre gözetim altında tutulmalıdır.

Su Çiçeğinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

• Oluşan yaralar zedelenmemeli
• Cilt kaşıtılmamalı
• Sıcak su yerine ılık su tercih edilmeli
• Kozmetik ürünlerden uzak durulmalı
• Cildin kuruması önlenmeli

Genellikle çocuk yaştaki hastalar, su çiçeğinin getirdiği küçük, kırmızı noktaları oynama veya kaşıtma gibi durumlar ile birlikte zedeleyebiliyor. Su çiçeği yaraları ile oynama, onları koparma ve kaşıma sonucunda kalıcı lekeler oluşabilir. Bu durumdan kaçınmak için de hastanın mümkün olduğunca cildi ile uğraşmaması gerekiyor. Bunun yanı sıra kişi her ne kadar cilt üzerinde aşındırıcı etki yaratmamış olsa da dış faktörlere bağlı zedelenmeler ortaya çıkabilir. Örneğin aşırı kuruluk, cilde zarar veren başlıca etkiler arasında yer alır. Aynı zamanda sıcak su kullanımı da yine zararlı görülen ve mümkün olduğunca kaçınılması gereken bir husustur.

Su Çiçeğinde Banyo Yapılmalı mı?

Sorunun cevabı ne yazık ki hala daha tartışmaya açık bir konu halindedir. Kimi uzmanlar banyo yapılmasını tavsiye etmese de bazı uzmanlar bu soruya karşı net bir cevap veremiyor. Genel kanı ise kişinin rahatlaması açısından ılık bir duş yapılabileceği yönündedir. Eğer su çiçeği ağır bir noktada değilse ılık su yardımıyla hastanın banyo yapması mümkündür. Ancak burada da dikkat edilmesi gereken önemli hususlar vardır.

Duş alırken hastanın kesinlikle keselenmemesi gerekir. Keselenme işlemi, yaraları zedeleyebilir ve hatta yaranın patlayarak kötü sonuçlar doğurmasına neden olabilir. Aynı zamanda keseleme ile birlikte cildin kuruması ve nemini kaybetmesi de mümkün. Bu durumlardan her ne olursa olsun kaçınılmalı ve cilt, hastalık aşamasında rahat ettirilmelidir. Keseleme işleminin yanı sıra banyo yaparken sabun ya da benzeri temizleme ürünleri kullanılmamalı. Kozmetik ürünler dahilinde değerlendirilen sabun ve diğer kişisel temizlik malzemeleri, cilt bariyerine zarar verebileceği gibi yaraların kaşıntı yapmasına veya zedelenmesine yol açabilir.

Su çiçeğinde rahatlamak adına ılık banyo yapılabildiği gibi aynı zamanda rahatlatıcı etkiye sahip yiyecek ve bitkiler de kullanılabilir. Bu açıdan değerlendirildiğinde su çiçeği yaraları üzerine sürülebilen bal, rahatlama sağlar. Balı sürdükten sonra yaklaşık 20 dakika beklemeniz ve ardından ılık su ile bölgeyi nazikçe temizlemeniz yeterli. Bu işlemi günde 2 defa tekrarlayabilirsiniz. Aynı şekilde yaralarda kullanabileceğiniz aloe vera da rahatlamayı sağlar. Bitkiyi ikiye bölüp içerisinden çıkan sıvıyı nazikçe su çiçeği yaralarınıza sürebilirsiniz. Cilt üzerinde bırakacağınız söz konusu sıvı işlemini günde birkaç kez tekrarlayabilirsiniz.